Sanatta Kuğu İmgesi ve Hakikat Arayışı

Kuğular, ördekgiller familyasının en büyük üyesidir. Sanat tarihinde kuğu-kadın imgesi, güzelliği ve bilgeliği ile ele alınır. Kuğuların yaşadığı bölgeyi korumaya yönelik davranışlarını zarif ve etkileyici bir tavırla sergilemeleri, onların kadın metaforuyla bağdaştırılmasına neden olmuştur.

Doğanın güzelliği, bizzat kendisi için sevilir ve kendiliğinden hoştur. (Amaçsız-amaçlılık) Akarsular, yeşillikler, hayvanlar, doğalarının sevilmesi sebebiyle güzeldir. Bu yüzden yüzyıllardır sanatçılar, doğayla ilişkili her motifi eserlerine işler. Bütün ihtişamı ve güzelliği ile eser bize neyi anlatmaktadır?

Bu soru, yaratıcının eşyadaki hikmetine ve farkındalığına vararak onunla ilişki kurmak içindir. Hakikatini bulduğumuz her eşya ile ilişkimiz başkalaşır ve zenginleşir. Hiçbir resim büyük hikayeyi anlatmaz; arada izleyicinin doldurmasını istediği boşluklar oluşturur. İzleyici, istediği mümkünlüklerle bu boşlukları doldurur.

Gazâlî, âlemin bütünüyle bir sanat eseri olduğunu söyler ve ekler: "Bir âlimin güzel bir eserini bir insan gördüğünde ona gönülden meyleder ve sever."

Diğer sanat ve eserlerinde de durum aynıdır.

“Allah yarattığı her şeyi güzel yaratmıştır.” (Secde, 32/7)

İncelikle ve güzellikle tasarlanmış ürün, hakikati hatırlatır. (Çoklukta birlik - Birlikte çokluk)Ve son olarak, iyi tasarım sorumluluk sahibidir.